Özet
Köklü bir geçmişten gelen birikimle şekillenen Türk Hariciye Teşkilatı modernleşme döneminde batı standartlarını benimsemesi ile birlikte Yeni Türk Devletine hariciye konusunda tecrübeli bir miras bırakmıştı. Ancak bu mirasın Anadolu’da İstiklal Savaşı devam ederken, TBMM Hükümetinin elinde yeniden değerlendirilerek devletin vizyoner yapısına katkı sağlaması, uzun ve meşakkatli bir süreçten geçerek mümkün olabilmiştir. Ankara’da TBMM’nin açılması ile devlet kurumları yeniden ihdas edilirken, Hariciye Teşkilatı da kendisine ayrılan küçük bir yerde faaliyetine başlamış, zaman içerisinde de büyüyerek kurumsal yapısına kavuşmuştur. Savaşın bütün şiddeti ile devam ettiği Anadolu’da küçük bir çekirdek kadro ile çalışan Hariciye Teşkilatı, ilk etapta Moskova başta olmak üzere Bakü, Tiflis, Paris ve Roma’da açtığı tem¬silciliklerle Milli Mücadele’nin diplomasi ağını yürütmek sureti ile bu süreçten zaferle çıkılmasına büyük katkı sağlamıştır. Özellikle konferansların gerçekleştirilerek antlaşmaların sağlandığı aşamalarda yeni yeni teşkilatlanmaya başlayan Hariciye örgütünün sağladığı destek TBMM Hükümeti’nin bir taraftan işini kolaylaştırırken, diğer taraftan da cephede verilen mücadelenin masa başında zaferle tescillenmesi¬ne çok önemli katkılar yapmıştır. Bu zor dönemin atlatılıp Cumhuriyetin ilan edilmesinden sonra Türk Hariciye Teşkilatı kurumsal yapısını profesyonel manada geliştirmek amacıyla birçok atılımlar da gerçekleştirmiştir. Bu dönemde Yurt dışı örgütlenmelere büyük ehemmiyet verilirken, kadro yapısının çağın gerektirdiği şekilde oluşturulmasına da gayret gösterilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Hariciye Teşkilatı, TBMM Hükümeti, Temsilcilik, Murahhaslık, Elçi
Bu makale 1941 kez okundu