Özet
Terminolojik olarak İslâm hukukuna dâhil olan vakıf kavramı, özel mülkiyet altındaki bir malın gelecekteki gelirinin kamu yararına veya hayır amacıyla tahsis edilmesi demektir. Tarihi süreç itibariyle 1000 yılı aşkın bir geçmişi olan vakıf müessesesi bilhassa Osmanlı döneminde, sosyal, kültürel ve ekonomik hayatı geniş ölçüde kuşatmıştır. Bu yüzdendir ki, vakıf müessesi ile ilgili mevcut literatürün büyük kısmı Osmanlı dönemi vakıflarıyla ilgilidir. Asırlarca Osmanlı Devleti’nin her türlü sosyal hizmetlerinde görev üstlenmiş vakıf kurumunun, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde ne gibi faaliyetlerde bulunmuş olduğu, sosyal, iktisadi ve kültürel hayattaki yeri ve önemi araştırılması gereken konulardandır. Nitekim son yıllarda vakıflarla ilgili gelişmeler ve tasarıların, bu tür çalışmaları zaruri hale getirdiği de düşünülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devletinde vakıfların durumu ile ilgili süreç, 1924 yılında Evkaf Vekâleti’nin kaldırılması ile başlamış; 24 Ekim 1926 tarihinde Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle devam etmiştir. Bu kanunun mad.73’den mad.81.’e kadar olan dokuz maddelik kısmı vakıflarla ilgilidir. Bu maddelerde “vakıf” terimi yerine “tesis” kelimesi kullanılmıştır. Bu kanunda, Cumhuriyet’in ilanından önceki vakıfların durumu ele alınmamış; sadece yeni kurulacak olan vakıflar hakkında uygulanacak maddeler yer almıştır. Böylece, 1967 yılında 903 sayılı yeni Vakıflar Kanunu’nun çıkmasına kadar “Tesis” terimi, “Vakıf” terimi yerine kullanılmıştır. Makalemizde Cumhuriyet döneminde kurulan vakıflardan 1926–1967 yılları arasında “tesis” adıyla kurulanlar ele alınmakta ve bunların isimleri ve kuruluş amaçları ifade edilmektedir.
Anahtar Kelimeler: Türkiye Cumhuriyeti Devleti; Vakıf; Tesis.
Bu makale 3057 kez okundu