Özet
Özbekistan’ın bağımsızlığını kazanması ve sonrasında oluşan dönem, Özbeklerin hayatında bir dönüşümün yaşanmasına sebep olmuştur. Dönüşümün yaşandığı bu süreçten, onların hayata bakışını şekillendiren maddi ve manevi esaslar da etkilemiştir. Bu durum, insanların dünyayı anlama şeklini değiştirince onların bu mahiyetteki yenilenişi doğal olarak “yeni devri” meydana getirmiş; bu yeni devir de bu zamanda yaşayanlardan yeni düşünme şekillerini talep etmiştir. Bu gelişme ve değişmenin, insanların aklına, anlama ve düşünme şekillerine tesiri ve bunun tasviri, edebî hayatta da karşılığını bulmuştur. Bağımsızlık sonrasında yayımlanan hikâyelerde, zamanın ruhu ve onda nefes alan insanların birbirini tekrarlamayan kaderi aks ettirilmeye başladı. Böylece yazarlar da aynı dönemi yaşadıkları insanların iç dünyalarında yaşadıkları değişimlerden hareketle edebiyatta “yeni dönem”in, yani bugünün kahramanlarını yarattılar. Genel olarak her dönemin edebiyatında, kahraman yaratma endişesi birinci mesele olarak görülür. Çünkü edebî eserdeki kahraman, belli bir dönemdeki insanın iç ve dış dünyasının bütünüyle aks ettirilmesini sağlayan edebî vasıtadır. İnsanın hayatındaki yaşam tarzından başlayarak onun hayatının sonuna kadar olan güzel ve çirkin şeyler, kahramanın düşüncesine, hâl ve hareketlerine aktarılır. Kahramanın karakterinde sürekli görülen değişimleri tasvir etmek, bu durumları dönemle doğrudan doğruya ilişkilendirerek aks ettirmek diğer edebî türlere nispeten hikâyede daha kolaydır. Bu makalede günümüz Özbek edebiyatında hikâye türünün gelişimi hakkında bilgi verilerek, bağımsızlık sonrasında eserleriyle okuyucunun takdirini kazanan Erkin A‘zam ve Xurshid Do‘stmuhammad’in Yozuvchi ve Yoqub Izkuvarning Hiylasi adlı hikâyelerindeki kahramanların “yeni dönem insanı”nı temsildeki durumları ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler: Özbek hikâyeciliği; karakter; bağımsızlık; yeni insan tipi; kahramanın dünyası; Erkin A‘zam; Yozuvchi; Xurshid Do‘stmuhammad; Yoqub Izkuvarning Hiylasi
Bu makale 2937 kez okundu